Enerji

Aldağ A.Ş nin sektörel basın mensuplarına verdiği İftar yemeğinde konuşma yapan ALDAĞ A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Rebii DAĞOĞLU, şirketlerinin kuruluşundan bu yana yaptıkları çalışmaları, gelecek planlarını, Manisa fabrika yatırımını ve sektörel sivil toplum kuruluşlarından beklentilerini anlattı.


ALDAĞ A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Rebii DAĞOĞLUALDAĞ A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Rebii DAĞOĞLUALDAĞ A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Rebii Dağoğlu, iftar yemeği sırasında yaptığı konuşmada; “Sektörümüzün ortak hedefte birleşen paydaşları arasındaki iletişim kanallarının açık olması gerekir ki bunu sağlayabilmenin en etkili yolu güçlü bir sektörel medyaya sahip olmaktan geçiyor. Dünyada ki yeni trendleri takip etmekte sektörel medyanın üstlendiği önemli görevler var. Türkiye iklimlendirme sektörü son dönemde oldukça hızlı bir büyüme kaydetti. 325.000 kişiye doğrudan istihdam sağlayan ve 4,5 milyar dolar ihracat hacmine ulaşmış olan iklimlendirme sektörü, ülkemizin ekonomik kalkınma sürecindeki lokomotif sektörlerinden biri haline geldi. İklimlendirme sektörünün bu hızlı büyüme trendini yakalamasında Türk müteahhitlik sektörünün küresel düzeyde yakaladığı başarının da önemli payı var.” dedi.

Dağoğlu, Babam Temel Dağoğlu, “kurumun devamlılığı açısından cirolar, yükseliş ve karlılık önemli faktörler ; ancak saygın olmak bunlardan daha önemlidir” der.  Bu bağlamda ALDAĞ, her zaman çok zor söz veren bir firmadır ; ancak verdiği sözün  gereklerini de mutlaka yerine getiren bir firma olmuştur.  Biz de üçüncü kuşak olarak bizlere çizilen bu kırmızı çizgilere dikkat ediyoruz.  

Büyümenin ve gelişmenin bilgi ve eğitim süreçlerinden geçtiğine inandığını belirten Rebii DAĞOĞLU, bir şirketin geleceğinin garantisinin insan gücüne yapılan yatırımda yattığını ifade etti. Dağoğlu, kârlılıkların ve ciroların maksimize edilmesinin nihai amaç olduğu yönetim tarzının yegâne hedef olduğu süreçlerin günümüz ekonomik sisteminde artık geride kaldığını, kalıcı ve sürdürülebilir büyümenin temelindeki en önemli unsurun, değer yaratma anlayışıyla sentezlenmiş kurumsal kültür anlayışının oluşturduğunu belirterek, değer yaratma sürecinin en önemli katma değerinin insan faktörü tarafından ortaya koyulabileceğinin altını çizdi. Bu nedenle şirket içi eğitime verdikleri öneme dikkat çeken Dağoğlu, farklılık yaratma stratejisinin ancak kalifiye insan gücüyle başarılabileceğini de sözlerine ekledi.

Dağoğlu; "ALDAĞ, Pendik ve Manisa fabrikalarıyla birlikte toplamda 41.000 m² üretim alanına sahip olacak"Dağoğlu; "ALDAĞ, Pendik ve Manisa fabrikalarıyla birlikte toplamda 41.000 m² üretim alanına sahip olacak"2017 yılında 50.yılını dolduran ALDAĞ A.Ş. İstanbul Kartal ve Pendik’te bulunan fabrikalarından sonra Manisa’da dünya standartlarında inşa edilen, son teknolojiyle donatılmış yeni üretim tesislerinde faaliyet göstermeye hazırlandığını belirten Dağoğlu; Akhisar Organize Sanayi Bölgesinde 32.000 m² alan üzerine 26.000 m² kapalı alan olacak şekilde inşa edilen tesislerin, bütünleşik tasarım süreçlerine uygun olarak inşa edildiğini vurguluyor. Proje aşamasından itibaren yeni tesisin; enerji verimli, konfor şartlarını sağlayan ve çevre dostu kriterlere uygun faaliyet gösterecek bir yapı olmasını hedeflediklerini belirten Dağoğlu, bu doğrultuda mimari, elektrik ve mekanik gibi farklı disiplinlerin, koordineli bir şekilde bir arada çalışabilecekleri bir alt yapı oluşturduklarını ifade etti.

Dağoğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Tesisimizdeki ısı kayıplarını ekonomik sayılabilecek seviyelere indirdik. Manisa fabrikamızda güneş panellerinden kendi elektriğimizi üretebileceğimiz bir enerji kaynağı oluşturduk. Binanın inşasında kullanılan tüm ürünlerin geri dönüştürülebilir malzemeden elde edilmiş olmasına özen gösterdik. Atık suları ve yağmur sularını yeniden değerlendirebileceğimiz bir sistem oluşturduk. Tüm elektrik ve mekanik tesisat aksamının enerji sarfiyatına ve çevreye duyarlı Dağoğlu; " Manisa fabrikamızda klima santrali, paket tip hijyenik klima santrali, havuz nem alma santrali, fancoil, su kaynaklı ısı pompası, ısıtma apareyi ve endüstriyel hava perdesi üretimi yapacağız".Dağoğlu; " Manisa fabrikamızda klima santrali, paket tip hijyenik klima santrali, havuz nem alma santrali, fancoil, su kaynaklı ısı pompası, ısıtma apareyi ve endüstriyel hava perdesi üretimi yapacağız".olmasına özen gösterdik. Üretim alanımızın klimatizasyonunda firmamızın ürün gamında yer alan enerji ve çevre dostu evaporatif soğutma sistemlerini tercih ettik. Bu tesisimize ‘sürdürülebilir bina’ anlayışının canlı bir örneği diyebiliriz. Bu özelliğiyle fabrikamız, LEED adayı olacak. Ayrıca Manisa fabrikamızda kuracağımız test laboratuvarımızın da uluslararası kuruluşlar tarafından akredite edilmesini hedefliyoruz. Bu test istasyonu sadece ALDAĞ’a değil tüm sektöre fayda sağlayacak. ALDAĞ, Pendik ve Manisa fabrikalarıyla birlikte toplamda 41.000 m² üretim alanına sahip olacak. Bu özelliği ile Türkiye iklimlendirme sektörünün %100 yerli sermayeli ve en büyük üretim sahasına sahip havalandırma, ısıtma ve soğutma sistemleri üreticisi olacak. ALDAĞ olarak Manisa fabrikamızda klima santrali, paket tip hijyenik klima santrali, havuz nem alma santrali, fancoil, su kaynaklı ısı pompası, ısıtma apareyi ve endüstriyel hava perdesi üretimi yapacağız. Pendik fabrikamız için 5.5 milyon USD, Manisa fabrikamız için de -şu ana kadar- 12 milyon USD yatırım yaptık. Son iki yılda 17.5 milyon USD bir katma değeri sektöre kazandırdık. Yeni tesislerimizle birlikte istihdamımızı iki katına çıkarmış olacağız. Son teknoloji üretim teknikleriyle inşa edilen Manisa fabrikamız 50 yıllık bilgi birikim ve tecrübemizin Türk iklimlendirme sektörüne armağanıdır”.

Rebii DAĞOĞLU, bir şirketin geleceğinin garantisinin insan gücüne yapılan yatırımda yattığını ifade etti.Rebii DAĞOĞLU, bir şirketin geleceğinin garantisinin insan gücüne yapılan yatırımda yattığını ifade etti.Sosyal sorumluluk projelerine büyük önem verdiklerini belirten Dağoğlu, bu bağlamda önümüzde ki dönemde STK’larla yakın çalışma süreçlerinin başlayacağını ifade etti. STK’ların ‘Sürdürülebilir bir demokrasi anlayışının ve toplumsal gelişim süreçlerinin en önemli araçlarından biri olduğunu ifade eden Dağoğlu , iklimlendirme sektörü nezdinde de STK’ların önemine dikkat çekerek, bu kurumların idare edilme süreçlerinde yasal ve etik zorunluluklara dikkat edilmesi gerektiğini ifade ederek, STK’ların düzenlediği eğitim ve bilgilendirme amaçlı faaliyetlerde görev alacak kişilerin belirlenmesinde liyakat esasına göre hareket edilmesi gerektiğini belirtti. Aksi bir durumun buralarda görev almayı hak eden birçok sektör emekçisi nezdinde bir hakkaniyet problemi oluşturacağını söyledi.

STK’ların ve sektörel medyanın birbirini tamamlayan iki unsur olduğunu belirten Dağoğlu, birinin diğeri üzerinde bilerek veya bilmeyerek bir hegemonya kurma çabasının asla kabul edilemeyeceğini de sözlerine ekledi. Yapılan tüm çalışmaların, bu ilkeler ve prensipler çerçevesinde idame edilip edilmediğinin de takipçisi olacaklarını belirtti.

SOLAREX İstanbul 2024

04 - 06 Nisan 2024 - İSTANBUL
SOLAREX İstanbul 2024

Sürdürülebilir Tesis Yönetimi Zirvesi

28 Mayıs 2024 - İSTANBUL
Sürdürülebilir Tesis Yönetimi Zirvesi - 2024

SOLAR STORAGE & NEXTGEN 2024

07 - 09 Kasım 2024 - İSTANBUL
SOLAR STORAGE 2023
Save
Cookies user preferences
We use cookies to ensure you to get the best experience on our website. If you decline the use of cookies, this website may not function as expected.
Accept all
Decline all
Functional
Tools used to give you more features when navigating on the website, this can include social sharing.
AddThis
Anladım!
Decline