Siemens’in yüksek çevre standartlarına uyumlu ve Türkiye’nin ilk Leed Gold sertifikalı binasında faaliyet gösterecek olan SIEMENS AŞ Gebze Ar-Ge Merkezi, temel olarak üç ana sektörde, yazılım ve donanım geliştirme,ürün tasarımı ve ürün geliştirme konularında araştırma ve geliştirme faaliyetleri gerçekleştirecek.

Geleceğin modern dünyasının enerji yönetim ve dağıtım sistemleriyle endüstriyel otomasyon alanlarında çalışacak olan Ar-Ge merkezi, aynı zamanda “Akıllı Şebekeler” konusunda da araştırmalar ve ürün geliştirme çalışmaları gerçekleştirecek. Bu alanda dünyadaki sayılı Ar-Ge merkezlerinden bir tanesi olacak yapılanma ile Türkiye’de geliştirilen ürün çeşitliliğinin artırılması ve bu ürünlerin tüm dünyaya sunulması hedefleniyor.

Teknoloji ve Sanayi Bakanı Nihat Ergün, Siemens'in Gebze Organize Sanayi Bölgesindeki Ar-Ge Merkezi açılış töreninde Türkiye'de Ar-Ge merkezlerinin kurulması ve firmaların yüksek katma değer oluşturacak çalışmalara daha fazla odaklanmasının ülkenin geleceği açısından son derece önemli olduğunu, işletmenin beyninin Ar-Ge ve inovasyon olduğunu, bu gelişimi ihmal eden firmaların geleceğinin olmadığını, arge ve inovasyondan vazgeçen işletmelerin kendi fişlerini çektiklerini, her firmanın aklını ve ruhunu güçlendirmek durumunda olduğunu ve Siemens'in bu gün bunu yaptığını, kendilerini tebrik ettiğini söyledi.

Bakan Ergün; bugüne kadar aralarında Siemens'in de bulunduğu 107 firmanın Ar-Ge merkezlerinin kurulduğunu, 15 binden fazla Ar-Ge elemanı bu merkezlerde çalıştığını, Siemens'in üretim kalitesiyle tüm dünyada tanınan, tercih edilen küresel bir marka olduğunu ve Simens'in Türkiye'de uzun yıllardan bu yana faaliyet gösterdiğini, özellikle otomotiv, elektronik ve makine gibi sektörlerde faaliyet gösteren yerli ve yabancı tüm girişimcilerin, Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarını Türkiye'de daha ciddi anlamda gerçekleştirebileceklerini görmek istediklerini, hükümet olarak teşvik ettiklerini, Türkiye'de orta vadeli program ilan edildiğini ve bu programın hedeflerinin tüm ekonomik kesimlerce "gerçekçi hedefler" olarak kabul edildiğini kaydetti.

Bakan Ergün; Türkiye'nin, kendini her açıdan sadece bugünün değil yarının dünyasına da hazırlamak zorunda olduğunu, Sanayi ve Ticaret Bakanlığının Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığına dönüşmesinin bu anlayışın sonucu olduğunu, Bakanlık olarak, geçmiş dönemde teknolojiye, tasarıma, Ar-Ge'ye yönelik önemli çalışmalar başlattıklarını, 50 ve üzeri Ar-Ge personeli çalıştıran firmaların Ar-Ge Merkezi kurma imkanını getirdiklerini, Siemens'in de bu imkanlardan yararlanan firmalardan biri olduğunu,
Ar-Ge merkezlerinde yapılan Ar-Ge harcaması kadar, Kurumlar Vergisi indirimi yapma imkanı getirdiklerini,  Ar-Ge ve destek personeli ücretlerinin doktoralı olanlar için yüzde 90'ının, doktoralı değilse yüzde 80'inin gelir vergisinden muaf tutulduğunu, personelin sigorta primi işveren hissesinin yarısının devlet tarafından karşılandığını, bu firmaların her türlü Ar-Ge ve yenilik faaliyetleri ile ilgili olarak düzenlenen kağıtlarından da damga vergisinin alınmadığını ifade etti.

Bakan Ergün, bu desteklerden sadece  büyük firmaların değil, KOBİ'lerin de yararlanması için de önemli çalışmalar yürüttüklerini söyledi. Kobilerin birleşme ve ortaklık yoluyla Ar-Ge merkezlerini kurabileceklerini, Teknopark uygulamaları ve San-Tez Programı ile üniversite-sanayi işbirliğini artırmaya çalıştıklarını, yeni KOSGEB destek programlarında Ar-Ge ve inovasyon için özel bir program hazırladıklarını, bu tür Ar-Ge merkezleri açıldıkça, dünyadaki değişim trendlerinin yakalanacağını, müşteri ihtiyaçlarının daha erken keşfedileceğini, ülkemizin dünya ticaretinden aldığı payın daha da artacağını ekledi.

Yeni Ar-Ge Merkezi’nde, ilk etapta ağırlıklı Enerji ve Endüstri Otomasyon ürünlerinin ve uygulamalarının geliştirilmesi planlanıyor. Siemens’in Almanya, ABD ve Brezilya’daki Ar-Ge merkezleriyle birlikte çalışacak olan birimde; elektrik, elektronik ve yazılım geliştirme alanlarında deneyimli yaklaşık 60 kişilik uzman ekip çalışacak. Bu sayı orta vadede 100 kişiye ulaşacak. Ar-Ge Merkezi’nde ekip üyelerinin geliştireceği ürün, uygulama ve çözümler, Siemens’in faaliyet gösterdiği 190’a yakın ülkede kullanılabilecek.

Enerji Otomasyonu alanında ürün tasarımından, fabrika tasarımına, planlamasına ve otomasyonuna  kadar  üretim teknolojileri konusunda ürün ve çözüm sunan Siemens, yarının fabrikalarını bugünden tasarlayabilecek çözümleri müşterilerine sunuyor.

Enerji Otomasyon alanında ise, üretimden iletime, dağıtıma ve hatta son kullanıcıya kadar, enerjinin yönetilmesi gereken her alanda kullanılabilecek Akıllı Şebeke çözümleriyle, geleceğin yaşam tarzına uygun bir ortam şimdiden hazırlanabiliyor. Bu alanda Siemens’in küresel ölçekte öncülük ettiği Smart Grid (Akıllı Şebekeler) sistemi, modern dünyanın en önemli ihtiyaç kalemlerinden biri olan enerji üzerine yapılan yenilikçi çalışmalar arasında ayrı bir öneme sahip.

Smart Grid (Akıllı Şebekeler)

Smart Grid (Akıllı Şebekeler), geleceğin enerji yönetim sistemi olarak tanımlanabilir. Enerji sektöründe üretimden dağıtıma tüm şirketler için özel çözümlerin geliştirilebildiği bir platform sunan Akıllı Şebekeler, sektördeki oyuncuların verimlilik oranları yükseltilirken, kayıp ve kaçak oranlarının düşürülmesini de sağlıyor. Yakın gelecekte günlük hayatta daha sık karşılaşacağımız elektrikli otomobiller için de çözümler sunan Akıllı Şebekeler, tüketicileri de birer enerji üreticisi haline getiriyor. Bir tüketici, enerjiyi ucuz olduğu saatlerde satın alırken, evinde ya da iş yerinde hatta otomobilinde ürettiği fazla enerjiyi, enerjinin pahalı olduğu saatlerde şebekeye geri satabiliyor. Böylelikle tüketici, enerjiye en çok ihtiyaç duyulan zamanlarda tüketmek yerine şebekeye enerji aktarmak konusunda cesaretlendiriliyor. Akıllı Şebekeler‘de, sunulan bu kolaylığın yanında, bir abone evi, iş yeri ve otomobili için ayrı aboneliklere ihtiyaç duymadan tek bir abonelikle tüm işlemlerini gerçekleştirebiliyor.

Sistemin düzgün bir şekilde işlemesi için gerekli yönetim olanağı ve altyapıyı sunan Akıllı Şebekeler, toplum genelinde tüketim bilinci oluşmasına aracılık ederken enerji verimliliği oranlarının da yükselmesini sağlıyor. Siemens, Türkiye’de kurduğu Akıllı Şebekeler alanındaki dördüncü Ar-Ge merkeziyle bu alandaki teknolojilerin daha hızlı gelişimine destek veriyor.